7 kitaplık Harry Potter serisi karakter zenginliği açısından gerçekten de özel bir konumda. Lord Voldemort’un ordusu Ölüm Yiyenler de bu zenginliğin parçası. Peki kim bu büyücü ve cadılar?
Ölüm Yiyenler, Lord Voldemort’un en ateşli taraftarlarından oluşan bir gruba verilen isimdir. Bu topluluk büyülü dünyanın farklı varlıklarından mürekkep olsa da, ekseriyetle saf-kan büyücülük anlayışını savunan cadı ve büyücüden oluşmaktadır. Radikal bir görüşe sahip bu topluluk, herhangi bir hukukî ya da ahlakî yasa tanımaksızın Karanlık Sanatlarla ilgilenmektedir.
Genellikle yüzlerini saklayacak bir maske ve başlarına kukuleta takarlar, sol kollarının içine Karanlık İşaret ile damgalarlar ki bu onların Lord Voldemort’a ne kadar yakın olduklarını gösterir. Karanlık Lord bu işaretlerden herhangi birine dokunursa tüm Ölüm Yiyenler bunu hisseder ve efendilerinin yanına gelirler. (Karanlık İşaret, ağzından yılan çıkan bir kurukafa şeklidedir.)
Ölüm Yiyenler henüz bir oluşum haline gelmeden önce Tom Riddle, Hogwarts yıllarında kendine Slytherin öğrencilerinden oluşan bir grup kurmuştu. Bu grup aynı zamanda ilk ölüm yiyenler oldular, dolayısıyla oluşumun köklerini buraya dayandırırsak yanılmış olmayız. Sonraları Tom Riddle, kendine Hogwarts’tan tanıdıklarından oluşan Walpurgis Şövalyeleri isimli bir grup kurdu. Bu grubun tüm hanelerden üyeleri olmasına karşın –hatta diğer büyü okullarından- yoğunluklu olarak Slytherinler vardı. Lord Voldemort zaman içinde yanına kara büyücü ve cadıların yanı sıra türlü canavarı da kattı. (Artık sayıları o kadar çoğalmıştı ki Yoldaşlığın 20 katı olduklarından bahsediliyordu.)
İlk savaşta önderlerinin düşüşünden sonra Ölüm Yiyenler arasında kaos çıktı. Kimileri yakalandı ve yargılanıp Azkaban’a gönderildi (Bellatrix Lestrange), kimileri ise itirafçı oldu ve serbest bırakıldı (Igor Karkaroff), ayrıca bazıları da Imperius Laneti altında olduklarını, her şeyi zorla yaptıklarını söylediler. (Lucius Malfoy) Artık yapabilecekleri tek şey Lord Voldemort’un geri dönüşüne kadar beklemekti. (Karanlık Lord’un geri döneceğine yalnızca birkaç Ölüm Yiyen inanıyordu.) Lord Voldemort’un dirilişinden sonra ise tekrardan geri döndüler ve aleni bir şekilde eylemlerine başladılar. Nihayetinde Lord Voldemort ikinci kez yenildiğinde, Ölüm Yiyenlerin kaderleri bir kez daha ölmek, kaçmak yahut tutsak olmak oldu.
Bu güçlü ve mağrur oluşumun bazı üyelerine birlikte göz atalım!
İki kardeş birinci savaşta Karanlık Lord’un yanında savaştılar, ardından tutsak edildikleri Azkaban’dan kaçmayı başardılar. Lord Voldemort’un dirilişinden sonra tekrar onun saflarında yer aldılar ve ona hizmet ettiler. Sihir Bakanlığı ele geçirildikten sonra efendilerinin emriyle Hogwarts’ta öğretmenlik yaptılar. Alecto, Muggle Çalışmaları dersi verirken; Amycus, Karanlık Sanatlar dersini veriyordu. Kardeşler okulda öğrencilere yaptıkları işkenceler ve cezalandırmalarla nam saldılar. Hogwarts savaşında, Alecto, Luna Lovegood tarafından yenilgiye uğratılırken; Amycus, Minerva McGonagall tarafından Imperius, Harry Potter tarafından Cruciatus Laneti’ne maruz bırakıldı.
Dolohov, Ölüm Yiyenler içinde Severus Snape ve Bellatrix Lestrange ile beraber en güçlü büyücülerdendi. Birinci savaşta Lord Voldemort’un yanında olmuş, Yoldaşlık üyeleri Fabian ve Gideon Prewett’in cinayetlerinde rol almıştır. (Prewettlar, Molly Weasley’nin ağabeyleriydi.)Esrar Dairesi’ndeki savaşta bulundu, Azkaban’dan kaçtıktan sonra Harry Potter’ı yakalamayı denedi fakat başarılı olamadı. Hogwarts’taki nihai savaşta, Yoldaşlık üyesi Remus Lupin’i öldürdü ve Fillius Flitwick tarafından yenilgiye uğratıldı.
Lord Voldemort’un ajanı olarak Sihir Bakanlığı’nda çalıştı. İlk savaş esnasında Esrar Dairesi’nden bilgi aktarımı yapıyordu. Düşüşten sonra Igor Karkaroff kendini kurtarmak için onun ismini verdi ve Rookwood Azkaban’a gönderildi. Karanlık Lord’un geri dönüşüyle beraber kaçtı ve tekrar efendisinin hizmetine girdi. Hogwarts Savaşı’nda Aberforth Dumbledore tarafından yenilgiye uğratıldı.
Karanlık Lord’un en sadık hizmetkârları arasında yer adlı. Alice ve Frank Longbottom’ın işkence görmesi ve öldürülmesi olayında bulundu. Quidditch Dünya Kupası’nda Harry’nin asasını kullanarak gökyüzüne Karanlık İşaret’i yolladı. Alastor Moody’nin kılığına bürünerek Hogwarts’a gitti, Üç Büyücü Turnuvası’na gizlice müdahale etti. Kendi babasını öldürdü, Victor Krumm’ı İmperius ile lanetledi, Fleur Delacour’u sersemletti ve Üç Büyücü Kupası’nı bir anahtara çevirdi. Nihayetinde Ruhemici Öpücüğü ile uğurlandı.
Lord Voldemort’un sağ kolu olarak hep ona sadık kaldı. Alice ve Frank Longbottom’ın işkence görmesi ve öldürülmesi olayında bulundu. Esrar Dairesi’nde gerçekleşen savaşta Sirius Black’i öldürdü. Malfoy Malikanesi’nde Hermione Granger’a işkence etti ve ev cini Dobby öldürdü. Hogwarts Savaşı’nda Nymphadora Tonks’u katletti ve Ginny Weasley’yi öldürmeyi denedi. Bunun üzerine Molly Weasley tarafından öldürüldü.
İlk savaştan sonra Azkaban’a düşmekten kurtuldu. Karanlık Lord’un geri dönüşüyle beraber tekrar onun saflarına katıldı. Sihir Bakanı Pius Thicknesse’i İmperius ile kontrol etti. Astronomi Kulesi’ndeki malum olayda yer alanlardan biriydi. Muggle-doğumlular ve Muggle-Doğumlu Kayıt Bürosu’nda çalıştı. Sonunda Hogwarts Savaşı’nda George Weasley ve Lee Jordan tarafından yenilgiye uğratıldı.
Greyback bir kurt-adamdı. Diğer kurt-adamlardan farklı olarak Karanlık İşareti taşıyordu, fakat tam olarak bir Ölüm Yiyen de değildi, çünkü kurt-adamlık onu melez yapıyordu. Arada kalmış bir figür olarak Greyback için tek gerçek vahşetti. Bill Weasley’yi öldürmeyi denedi, onda kalıcı yaralar bıraktı. Hogwarts Savaşı’nda Lavender Brown’ı katletti. Ron Weasley ve Neville Longbottom tarafından yenilgiye uğratıldı.
Lord Voldemort’un en güvenilir adamlarından birisiydi, öyle ki Tom Riddle’ın günlüğü onun korumasına bırakılmıştı. Düşüşten sonra Imperus Laneti altında olduğunu söyledi ve Azkaban’a gitmekten kurtuldu. Karanlık Lord dönene kadar sürekli problemlere sebep oldu, hatta Sırlar Odası onun vesilesiyle açıldı. Esrar Dairesi’nin bazı çalışanlarını karanlık taraf lehine Imperius ile kontrol altına aldı. Nihayet Hogwarts Savaşı geldiğinde Lucius ve ailesi Karanlık Lord’un tiranlığına karşı geldi ve savaşa girmeden orayı terk etti.
Lord Voldemort’un, Yoldaşlık içindeki casusu olarak hizmet etti. Onun ihaneti yüzünden Lily ve James Potter öldürüldü. Kendi sahte ölümünü tezgâhladı. (Bunu yaparken 12 muggle öldü.) Yaptıkları için Sirius Black’i suçladı, onun Azkaban’a gönderilmesine sebep oldu. Animagus olarak fare şekline girdi ve Ron Weasley’nin hayvanı olarak saklandı. Arnavutluk’ta Bertha Jorkins’i Karanlık Lord’a verdi. Cedric Diggory’yi öldürdü. Efendisini diriltmek için bir kolunu feda etti, Lord Voldemort tarafından kestiği elinin yerine gümüş bir tane verildi. Sonrasında bir mücadelede anlık şüphe etmesinden dolayı, efendisine ihanet etmesi ihtimaline karşı kendi eli tarafından boğularak öldürüldü.
Ölüm Yiyenler hakkında sizin merak ettiğiniz başka neler var? Yorumlarda bizimle paylaşın!
* * *
Yorumlara bak
Alice ve Frank ölmedi. İşkenceden dolayı akıllarını kaçırdılar.
Greyback'in karanlık işareti yoktu. Son kitapta, kahramanlarımızı yakaladığı zaman "bende yok, Malfoy Malikanesine gidelim orada Lestrange Karanlık Lord'a iletir" demişti.
Ölüm yiyenler de kendi dövmelerine parmak bastıkları zaman Voldemort hissediyor bunu. Muhtemelen kast ettiği de o olay.
Bir de Lawender'i ağır yaraladığı belli de, öldürüp öldürmediğinin ucu açık kalmış.
greybackin lavender ı öldürmesi ve bellatrixin molly weasleye ölmesi dışında herkes iyi
Bence Bellatrix’in molly weasley tarafından öldürülmesi çok saçmaydı. En güçlü ölüm yiyenlerden biri olan Bellatrix sürekli olarak düelloların içindeydi Ginny, Luna, Hermione ile aynı anda mücadele ediyordu ama Molly Weasley’nin böyle anlarsınız işte fazla bir düellosunu falan görmedik onun Bellatrix’i öldürmesi çok saçmaydı bence Bellatrix’i öldüren kişi Mcgonagal gibi usta bir büyücü olmalıydı
Malfoy ona imperio yapıldığını söylemedi büyü yapıldığını söyledi ma bu büyünün imperius laneti olduğu kitapta açıkça söylenmemişti
Bellatrix lestrange de maşallah katliam yaratmış şerefsiz buarada bir şey unutmuşsun Bellatrix lestrange sirius black kuzenlerdi bu önemli bir detay
hiç bir şeye değil de bir tek sirius'un ölmesine üzülüyorum.ALLAH BELANI VERSİN BELLATRİX
Rodolphus Lestrange, Macnair ve Avery hakkında hiçbir şey yok ki.
bellatrix ben senin ta ******* ve lucius MALfoy seninde! peter seni de unutmadım! lan sirius senin yüzünden 12 yıl hapiste yattı normal hapiste değil azkabanda!
bunu okumak sinirlenmemi sağladı