Harry Potter serisi boyunca birçok yazarı ve kitaplarını öğrendik. Kimisi bir tarihçi kimisi de bir gazeteci idi. Tamam, Rita’ya gazeteci demek için bin şahit lazım ama… Pottermore sitesi büyülü evrenin yazarlarını iyiden kötüye doğru sıralamış. Gelin listeye hep birlikte bakalım.
Bazıları tez tekrar tüyü kullanıyor olabilir ancak büyücü dünyasında yazarlık imrenilecek bir yetenek. Peki sizce en iyi ( ve kötü ) yazarlar kimlerdi?
Fantastik Canavarlar serisi ile çok yetenekli bir yazar da olan Newt Scamander’ı tanımıştık. Peki tüy kalemler ve parşömenleri buluşturan başka kimler vardı ve en iyi kimdi?
Pulitzer Ödülünün büyücü dünyasındaki karşılığını kim kazanırdı dersiniz? Kimin kitaplar Flourish and Blotts’un unutulmuş tozlu bir köşesinden çöp kutusuna doğru yol alırdı? Büyücü dünyasının en iyi ve en kötü yazarlarını sizler için belirlemeye çalıştık.
Eğer güvenebileceğiniz eski toprak bir yazar arıyorsanız, biraz acayip bir tip sayılabilecek tarihçi Bathilda Bagshot’tan uzağa bakmanıza gerek yok.
Eğer bir şeyler öğrenmeye çalışan gerçek büyücüler olsaydık, Bathilda’nın çalışmaları ve içinde bulunduğu dünya hakkında bilgisi, büyücü dünyasının temel çerçevesini ve etrafta nelerin döndüğünü anlamamız için kesinlikle kılavuz kitabımız olurdu. Bathilda yazarlık yeteneği ile büyücü dünyasında saygın bir yer kazanırken, bizim de listemizin ilk sırasında yer alıyor. En çok tanınan ve Hogwarts müfredatının değişmez kitabı ise Sihir Tarihi.
Harry Potter serisi boyunca kitaptan yapılan alıntılar sayesinde yazarlığı hakkında ipuçları alırken, eserlerinin gerçekten okunmaya değer olduğunu da görmüştük.
“Büyü-dışı insanlar (ki genellikle “Muggle” diye bilinirler) Ortaçağ’da büyüden özellikle korkarlardı, ama onu tanımakta pek de başarılı değildiler. Gerçek bir cadı ya da büyücüyü yakaladıkları ender durumlarda, yakmanın hiç mi hiç etkisi olmazdı. Cadı ya da büyücü basit bir Alev Dondurma Büyüsü uygular, sonra da, bir yandan hafif, gıdıklayıcı bir hissin keyfini çıkarırken, bir yandan da acıyla haykırıyor taklidi yapardı. Hatta Acayip Wendelin yakılmaktan öyle hoşlanırdı ki, çeşitli kılıklara bürünmüş olarak tam kırk yedi kere kendisini yakalamalarına izin vermişti.”
– Harry Potter ve Ateş Kadehi
Belki de Harry ve Ron bazı şeyleri daha güzel okumalıydı…
Ezop Masallarının büyücü dünyasındaki karşılığı olan Ozan Beedle, hikayeleri ile büyücülerin ve cadıların çocukluk anılarında yer alıyor. Aynı Ezop Masallarında olduğu gibi Beedle’ın hikayelerinin her birinde alınacak dersler var, tıpkı ölümü alt etmeye çalışan üç kardeşin hikayesinde olduğu gibi ya da aşk için çok iyi olduğunu düşünüp kendi kalbini kesen Warlock gibi. Ne hoş. Beedle’ın hikayelerinde ki karanlık öğeler, Muggle çocuklara öyküler yazan Hans Christian Andersen’i hatırlatırken, pek sevdiğimiz bazı karanlık final sahneleri ile son buluyor.
Listemizin üçüncü sırasında en çok bilinen kitabı Çağlar Boyu Quidditch ile Kennilworth Whisp yer alırken, Dumbledore onun kitabını Hogwarts kütüphanesinin en popüler eseri olarak tanımlıyor. Klas ve havalı bir spora ait kitabın Hogwarts’ta en çok tercih edilen eser olması ne kadar da şaşırtıcı. Geleceğin Sis Perdesini Aralamak için adalet istiyoruz!
Whisp’in hakkını vermek gerek, heyecan verici bir konu hakkında yazıyor ve Quidditch açık ara en iyi spor. Öte yandan, yaptığı detaylı çalışma ve özenli işi, Çağlar Boyu Quidditch kitabını büyücü dünyasının gözdesi haline getiriyor. Kısaca, Whisp hayallerini gerçek yapıyor ve onları yaşıyor.
Dünya üzerinde haberin doğruluğunu en iyi araştıran kişi değil (hatırlatma: Sirius Black’e olan ithamları) fakat çalışmaları biraz da renkli kişiliğinden etkileniyor denebilir.
Eğer Muggle’lardan biri olsaydı, son derece etkili bir blogger olabilirdi ve çok sayıda underground takipçisi de olurdu. Bunun yanı sıra, evlerinde kendi imkanları ile basımını sağladıkları kızı Luna’nın Dırdırcı’nın da editörlüğünü Xenophilius yapıyor.
The Daily Prophet’in yayın çizgisinden milyonlarca mil uzakta olan Dırdırcı, büyücü haberciliğine başka bir bakış açısı getirirken, buruşuk-boynuzlu hırgürler hakkındaki eğlenceli yazıları, quizleri ve tersten okunması gereken rünlerden oluşan deneysel çalışmaları ile dikkat çekiyor. Yaratıcılığı sebebiyle ihtiyar Xeno’ya puanımız on üzerinden on. Tüm bu eğlenceli içeriğin yanı sıra, Dırdırcı’da işler ciddiye de binebiliyor. İkinci büyücü savaşı tüm hızıyla ilerlerken, Luna’nın ilginç babası, ihtiyaç duyulan şekilde Gelecek Postası ile kontrast yaratırken sadece Harry’i savunmakla kalmayıp Dumbledore’a da destek oluyordu ve Bakanlık tarafından ciddi bir baskı altında kalıyordu. Tüm gücünle savaş dostum!
Evet, Gilderoy Lockhart hilekar, yalancı, alçak, egoist, şöhret düşkünü, kendisine saplantılı, tüyleri diken diken eden bir moron. Ancak şunu da belirtmeliyiz ki; inanılmaz bir kurgu yazarı.
Hogwarts’ta Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmenliği pozisyonunu özgeçmişine eklemesi mühim bir olay olsa da, konu hakkında öğrencilere çok da yardım ettiği söylenemez, belki biraz eğlenceli hale getirmiş olabilir. Öğrencilerine gulyabanilerden nasıl korunacaklarını öğretmedi ancak tüm öğrenciler Gilderoy’un gulyabaniler ile nasıl başa çıktığını detaylı bir şekilde dinledi. Kitaplarının isimleri için Gilderoy’a yine de puan vermeliyiz. Ölüm Perisini Kovalamak? Cadalozlarla Tatiller? Kurtadamlarla Yollarda? Akılda kalıcı olduklarını itiraf edin! Belki de sorun biraz da bizdedir.
Eğer mümkünse tabi Gilderoy’un yalanlarından daha beteri de var; doğru olmayan haberleri ile Tez-Tekrar Tüyü Bağımlısı Rita Skeeter.
En azından Gilderoy bizi birazcık güldürüyordu ama Skeeter deyim yerindeyse biraz adi. Kısa ve öz gazetecilik tarzı insanların özel hayatına burnunu sokarken herkesi kızdırıyor. Muggle dünyasında görebileceğiniz bir muhabirlik anlayışı var.
Rita haberi ilk veren olmak ve diğerlerini atlamak için her şeyi yapabilir – yani böceğe dönüşebilen kayıtsız bir Animagus olmak gibi. Harry Potter serisi boyunca haberlerinden bir kısmı görmüştük ve tarzı önyargılı, açık saçık ve çoğu zaman ezici.
“Peki Albus ne yapıyordu, eğer vahşi kardeşini teselli etmiyorduysa? Görünüşe göre cevap, kız kardeşinin devam eden mahkûmiyetini güvenceye almasıydı. Çünkü ilk gardiyanı ölmesine rağmen, Ariana’nın acınası durumunda bir değişme yoktu. Var oluşu sadece dışarıdan birkaç kişi tarafından bilinmeye devam etti, mesela “Köpeknefes” Doge’dan onun “kötü sağlığı” hikayesine inanması beklenebilirdi.”
– Harry Potter ve Ölüm Yadigarları
Başka bir konu ise; Rita gerçekten ne kadar iş yapıyordu? Görünen o ki işin çoğunu Tez-Tekrar Tüyü üstlenmişti. Tez-Tekrar tüyü Rita’nın düşüncelerini parşömene döken bir eller serbest cihazı mıydı yoksa Rita için sadece bir kırtasiye envanteri miydi? Ya da tez-tekrar tüyü Rita’nın neler söyleyeceğini bilen ve daha da acımasızca yazan bir otomatik düzeltme cihazı mıydı? Rita’nın yazım şekli ne olursa olsun, bizi Armando Dippet’ın Usta veya Moron kitabı ile yakalayamazsınız. Çöp kutusunda görüşmek üzere Rita.
* * *
Hayal gücü fazla gelişmiş bir Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmeni ve etik değerleri olmayan bir gazeteci (!) En iyinin kim olduğunu bilemiyoruz ama en kötü yazar ödülünde bizce Rita açık ara önde. Peki siz neler düşünüyorsunuz, bizimle paylaşın!
Yorumlara bak
Rita ' dan her zaman nefret etmişimdir .
Newt de olsaydı keşke:)
harbi newt nerede?
Asla Gilderoy Lockhart dan komik diye bahsetmezdim. Adam başkalarının başarılarını onlara hafıza büyüsü yaparak ellerinden alıyor. insanların hayatlarını çalıyor. Resmen cinayet....
İlk metinin Azkaban Tutsağı'nda geçiyor diye biliyorum
Rita serideki bilip bilmediğimiz tüm yazarlar arasında en kötüsü
Kesinlikle Lockhart'la karşılaştırılamaz
Ben Rita'yı listeye layık bile görmüyorum😒 ve keşke newt de olsaydı
newt en sonda olur slytherin prensesi