Ron ve Hermione arasındaki romantik etkileşim serinin başından beri her okuyucunun dikkatini çekmiştir. Uzun yıllar boyunca bu aşkın filizlenmesini beklerken aralarındaki tek açık yakınlaşmanın son kitapta tek bir öpüşmeyle gerçekleşmesi ise hepimizi sinir etmişti.
Ron ve Hermione her şeyden önce en iyi arkadaşlar. Birbirlerinin güçlü ve zayıf yanlarını dengeliyorlar, ikisi de karşındakinin her şeyden çok önemsiyor ve biri diğerini ölümüne savunmaktan asla çekinmiyor. Ama doğruyu söylemek gerekirse bütün bunlar harika falan ama -ikisi de ilk hamleyi yapmaktan acizdi.
Öncelikle ikisi de birbirinden dikbaşlı, öyle ki ilk kez öpüşmelerini beklerken yıllarca kurdeşen döktük. Ron gururunu çiğnemeyi göze alamadı ve somurtmayı tercih etti, gerçekten hoşlandığı kıza hislerini söylemektense aslında ilgilenmediği biriyle fazlasıyla samimi olmayı tercih etti. Eminiz Ron o sırada kız arkadaşı olan Lavender yılbaşı hediyesi olarak üstünde sevgilim yazan bir madalyon gönderdiğinde bu kararını ciddi şekilde gözden geçirmiştir. Hermione ise en az Ron kadar dikbaşlı ve gururluydu. Özet olarak bu çift yıllarca bize saç baş yoldurdu desek yeridir.
Hadi gelin hep birlikte Ron ve Hermione çiftinin yakınlaşmasını nefesimizi tutarak beklediğimiz anlara bir göz atalım!
Ron’un Hermione için her şeyi yapabileceğini gösteren işaretler henüz ikinci kitapta karşımıza çıkmıştı. Draco Malfoy, Hermione için “Bulanık” dediğinde Ron asasının kırık olduğunu umursamadan ona bu hakareti ödetmeye karar vermişti. Evet, ne yazık ki büyü geri tepti ve Ron saatlerce sümüklü böcek kusmak zorunda kaldı, ama bunun ne kadar cesur ve romantik olduğundan bahsetmemize gerek var mı?
Tamam kabul ediyoruz, sümüklü böcek kusan birini öpmek çok da iyi bir fikir gibi görünmüyor.
Azkaban Tutsağı’nda , Crookshanks’in faresi Scabbers’ı yediğini düşünen Ron ve buna kanıt olmadığını ileri süren Hermione’nin şiddetli kavgasını hatırlıyoruz değil mi? İkilinin arasındaki buzlar Şahgaga’nın ölüme mahkum edilmesiyle erimişti, çalışmaktan pek de hazzetmediğini bildiğimiz Ron ise sürpriz bir şekilde bu işin peşini bırakmayacağını ve Şahgaga’yı kurtarmak için elinden geleni yapacağını söylemişti. Bu büyük fırsat ise ne yazık ki kaçtı. Ron Hermione’nin gönlünü almak için büyük çaba gösterdi fakat sonuç olarak kütüphanede gizli saklı bir öpücüğü paylaşmak yerine sarılmakla yetindiler. Peh.
Noel Balosu için bir partner bulma vakti geldiğinde Ron hata üstüne hata yaptı. Bunlardan ilki cesaretini toplayıp birine sormazsa sonunda bir trolle baloya gitmek zorunda kalacağına dair şikayet etmesiydi, hiç hoş değil! İkinci büyük hata ise Hermione’nin de bir kız olduğunu fark ettikten sonra son çare olarak ona sormasıydı. Elbette sevgili Hermione’miz onun bu kabalıklarına cevabı baloya dünyaca ünlü bir Quidditch oyuncusu olan Victor Krum’la giderek verdi. Daha sonra ise ikili balonun sonunda hararetli bir tartışma yaşadı. Hermione Ron’u önce davranıp sormadığı için bir güzel payladı. Bu an Ron’un bir adım atıp gerçek hislerini Hermione’ye göstermesi için mükemmeldi fakat Ron ne yaptı tahmin edin? Çekip gitti ve somurttu elbette.
Hepimiz Ron ve Harry’nin ödevlerini gerektiği kadar umursamamalarına ve geride kalmalarına sinir olduğunu ve bu konuda sıkıcı vaazlar vermekten çekinmediğini biliyoruz. Fakat Ron, ağabeyi Percy’den Harry’nin aslında uzak durulması gereken biri olduğuna dair oldukça rahatsız edici bir mektup aldığında Hermione’nin onun tamamlanmamış ödevini bitirmeyi önermesi bizce büyük bir adımdı. Ron bu durumdan oldukça memnun kaldı, hatta öyle mutluydu ki eğildi ve Hermione’ye bir öpü- hayır.
Sizce de Melez Prens’te ikilinin arasındaki gerginliğin zirve noktasına ulaşmadı mı? Hermione Profesör Slughorn’un partisi için Ron’u davet etmeyi düşünüyordu. Fakat bu olumlu hamle bile tartışmayla sona erdi. Daha sonra Hermione Ron’a düşmanı Cormac McLaggen ile gitmesini tercih edip etmediğini sorduğunda ise Ron etmediğini mırıldandı. Eh bu da Ron’un hislerini itiraf etmesine en yakın andı. HADİ AMA RON.
Melez Prens’te Ron Slughorn’un ofisinde Draco Malfoy’un Profesör Dumbledore’u hedefleyerek zehirlediği içkiden içtikten sonra zehirlenmiş ve ölümün kıyısına gelmişti. Neyse ki Harry bezir bulmayı akıl ederek onu kurtarmıştı. Olaydan sonra hastane kanadında dinlenirken uykusunda Hermione’nin adını mırıldanarak “neredeyse” aşkını itiraf etmişti, o sırada kız arkadaşı olan Lavender ise ağlayarak uzaklaşmıştı. Bu an hepimizin heyecanlandırmıştı çünkü bu inatçı ikilinin artık bir çift olması için çok uygun bir andı. Ron o sırada bilinçsiz şekilde uyuyor olmasa oldukça sihirli bir an bile olabilirdi. Tekrarlıyoruz, HADİ AMA RON!
Ölüm Yadigarları’nda ikilinin arasında yaşanan romantizm oldukça az denebilecek bir durumdaydı, çünkü hiçliğin ortasında Ron’un kıyafetlerini yıkamak Hermione’nin modunu pek iyi etkilemiyordu doğal olarak.
Genelde çok iyi geçinen Harry ve Ron büyük bir kavga etmiş (biz hortkuluk olan madalyonu suçluyoruz) ve ardında yalvaran bir Hermione bırakarak giden Ron hepimize büyük bir hayal kırıklığı yaşatmıştı. Çünkü hem en iyi arkadaşlarını yalnız bırakmış hem de aşık olduğu kızı terk etmişti. Fakat hatasını anlayıp geri geldiğinde madalyon hortkuluğu yok ettiğine dair yaptığı heyecan verici konuşma romantik bir birleşme gelme anı olabilirdi, fakat Hermione onu yumrukladı. Haksız diyemeyiz!
Aslında düşünüyoruz da, bu ikisinin sonunda aşklarını itiraf etmesi bir mucize olmuş. Siz ne dersiniz?
Yorumlara bak
Yazınızı çok beğendim. Yeni yazılarınızı heycanla bekliyorum.
Keşke aşklarını daha önce itiraf etselermiş. Yazınızı keyifle okudum teşekkürler
Ölüm yadigarlarında Harry, Ron ve Hermione'nin grimmauld meydanında kaldıkları yeri yazmamışsınız. Ron ve Hermione el el uyumuşlardı. Hermione koltukta, Ron yerde uyumuştu. İlk uyanan Harry onları öyle görmüş. Belki sevgili olurlar diye düşünmüş ve kendini yalnız hissetmişti. Bence bu üçlü bozulmasın diye bu ilişki bu kadar gecikti. Aslında kreacher da gelince orada mutlu bir aile olmuşlardı resmen. En uygun zaman da o zamandı. Tabi o zamanlar Ron o meşhur kitabını da okuyordu bu da var :)