Harry Potter konusunda sıkı bir hayran olmadan da bilinebilecek en yaygın şey, muhtemelen Harry’nin alnında taşıdığı yara izidir. Fakat çoğumuzun bu yara izi hakkında bildiği, Voldemort ile ilk karşılaştığı günün bir hatırası olmaktan daha ileriye gidemiyor. Screenrant sitesi, Harry’nin sahip olduğu yara iziyle ilgili, çoğu hayranın bilmediği 10 bilgiyi bizlerle paylaşmış. Sizler için Türkçeye çevirdiğimiz bu yazıya birlikte göz atalım.
Dumbledore, Harry Potter’ın yara izinin, Voldemort’la aralarında kurulan bir tür bağ olduğunu düşündüğünde hedefi on ikiden vurmuştu. Ayrıca hikayenin gidişatında sahip olduğu önemi düşününce yara izi, büyücülük dünyasında en çok konuşulan nesnelerden birine dönüşmüştü. Voldemort’la karşılaşmasının kalıcı hatırlatıcısı olarak, Harry’nin yara izi başka bir şeyle karıştırılamaz, ünlüdür ve daha derin anlamlarla yüklenmiştir – Voldemort’un parçalara ayrılmış ruhundan bir parçayı kast etmiyoruz bile.
İşte, çok sıkı Potterheadlerin bile belki de bilmediği, yara izi hakkındaki 10 gerçek.
En ufak detaylara bile önem veren J.K. Rowling‘in yıldırım şeklinde bir yara izinde karar kılmasının sebebi, bu şeklin havalı olduğunu düşünmesiymiş. Fakat bir Mugglenet röportajında bu şekli vermesinin tam sebebini söylemiş.
Dürüst olmak gerekirse, bu havalı bir şekil. Hikayenin kahramanına Donut şeklinde bir yara izi veremezdim.
Ne? Büyücülük dünyası hakkındaki notlarının arasında, bu yara iziyle ilgili daha derin anlamlara saatlerce kafa yorduğu bir not olmadığını mı söylüyorsunuz? Böyle bir şey tam ondan beklenirdi, fakat yapmamış.
Gerçek bir Potterhead sizlere Harry Potter’ın yara izinin gerçekten de çok önemli olduğunu söyler. Bu yüzden film yapımcıları için Harry’nin yara izini tam da yerine koymak ve şeklini bozmamak çok önemliydi. Bu yüzden de özel kalıplar kullanıldı. Bu kalıplar, Daniel Radcliffe ve dublörlerinin kafalarına (kaska benzer bir şey) ile kayışla tutturuldu. Bu yara izi, çok büyük bir dikkat eşliğinde, filmlerin yapımında neredeyse 5800 kez uygulandı! Çok küçük bir detay için çok fazla uğraş, fakat hayranlar başka türlüsünü kabul etmezdi.
Şeklinin daha derin bir anlamı olmadığını söylemiştik. Fakat, Hogwarts’ta Antik Rünler dersi, ya da Rünoloji, seçmeli olarak verilen ve Hermione tarafından alınan bir derstir. Harry Potter evreninde antik rünler, zamanında büyücüler ve cadılar tarafından kullanılan, hiyerogliflere benzeyen eski bir tür yazı şekliydi. Harry Potter serisinde gerçekleşmesini istediğimiz çok fazla şey olsa da, antik rünler gerçek dünyada varlar. Özellike bir rün sembolü, Sowilo, Harry’nin ünlü yara izine şüphe uyandıracak kadar benziyor. Daha da ilginci Sowilo “güneş” anlamına geliyor. Ayrıca, zafer ve koruma anlamını taşıyor. Tesadüf mü?
Harry Potter, kitaplarda oldukça sulu biri olsa da, iyi mizahının sizi kandırmasına izin vermeyin. Bu çocuğun başından çok şey geçti ve yara izi erken çocukluk travmasını öne çıkarıyor. Rowling, bir röportajda Harry’nin başından geçenlerin fiziksel olarak iz bırakmasını istediğini açıklamıştı. Yara izi, Harry’nin duygusal çalkantılarının dışa vurumu olmuştu. Rowling, yara izinin kolayca görülebilmesinden emin olmuştu – yara izini alnına koydu -, böylece diğerleri Harry’yi hayatta kalan, seçilmiş kişi, ya da lanetli (birini seçebilirsiniz) biri olarak görecekti.
Harry’nin yara izinin Voldemort ne zaman yaklaşsa acıdığını biliyoruz. Fakat neden? Harry, Voldemort’tan bir çocuk olarak kurtulduğunda ve Ölümcül Lanet’ten sağ çıktığında, Voldemort’un parçalanmış ruhunun bir parçası Harry’nin vücuduna (ya da yarasına) karışmıştı. Voldemort yakınlardaysa, Harry’nin yara izi onun canını yakan tek şey değildi. Aslında, Voldemort’un ruhunun bir parçası, Harry’ye girdiği yerden çıkarak sahibine dönmeye çalışıyordu. Rowling’e göre ruh parçası “çocuğun vücuduna bir yaradan girmişti ve efendisine dönmek istiyordu.”
Büyüyle dolup taşan bir dünyada Harry’nin yara izini kaldırabilecek biri olmalı, değil mi?! Maalesef. Dumbledore’un ilk kitapta söylediği gibi, “o yara izi sonsuza dek kalacak”.
Harry’nin yara izi, Lord Voldemort tarafından denenmiş fakat başarıya ulaşamamış bir cinayet teşebbüsü olduğundan, Dumbledore gibi becerikli bir büyücü bile yara izini yok edemez. Hatırlayın, yara izi Harry’yi öldürmek amacıyla gönderilmiş bir büyüden kaldı. Fakat bunun yerine Harry ve Voldemort arasında kalıcı bir bağ oluşturdu (bu yüzden de Harry bir Hortkuluk oldu). Harry’nin şansına, yara izi güzel görünüyor.
Harry Potter vücudunda bir yaradan daha fazlasına sahip, yine de kafasındaki en ünlü olanı. Bu yara izlerinden biri Dolores Umbridge ile karşılaşmalarından kalma. Evet, Harry’ye kendi kanıyla ve kendi elleriyle, cezası sırasında “Asla yalan söylememeliyim” yazdıran kadın. Sonuç olarak Harry ne zaman Umbridge’in ismini duysa elini karıncalandıran bu el yazısı yara iziyle baş başa kaldı.
Harry’nin kendini ne kadar çok belaya bulaştırdığını düşünürsek, vücudunun komple yaralarla kaplanmamasına şaşırırdık.
Harry’nin yara izi birçok kişi tarafından yıldırım şeklinde olarak anlatılsa da, aslında şekli Avada Kedavra – Öldüren Lanet, bu büyü büyücülük dünyasındaki en güçlü büyülerden biridir. – lanetini yapmak için elin havada çizdiği şekildir. Sanki bir bağlantı var?
Avada Kedavra, Voldemort tarafından Harry’yi öldürmek için kullanılmıştı. Fakat büyü geri sekti ve Harry’nin yara izi, lanetten kurtulmasının bir hatırası olarak kaldı. Yani, büyü gerçek anlamda Harry’nin alnında kendi izini mi bırakmıştı? Öyle görünüyor.
Rowling Harry Potter serisini “Her şey yolundaydı…” sözleriyle bitirmeye karar vermeden önce neredeyse “yara izi” sözleriyle bitirecekti. Bir röportaj sırasında, Rowling son cümlenin “Sadece Harry’nin sevdikleri görebilecekti yara izini.” tarzı bir şey olacağını söylemişti. Bu finaldeki platform sahnesine bağlanıyordu, Harry sevdikleri tarafından çevrilmişti ve sadece onlar yara izini görebilecek kadar yakındaydı. Ayrıca, bu yara izinin kaderini bir şekilde muğlak bırakacaktı. Okuyucular, yara izinin hala orada olup olmadığını bilemeyecekti.
Yara izi kitaplarda ve Rowling’in çizimlerinde, Harry’nin alnının tam ortasındaydı. Fakat filmlerde yeri sağ kaşının üstüne taşındı. Birçok film değişikliği gibi, Harry’nin yara izi yerleşimi tartışmaya açıktı fakat bu özel değişim J.K. Rowling tarafından bizzat yapıldı.
Çünkü Harry’nin yara izinin tam yeri kitaplarda asla söylenmemişti. Bu yüzden film yapımcıları bir cevap için direkt Rowling’e gitmişti.
Yönetmen Chris Columbus‘a “Jilet gibi keskin, merkezden hafif kayık.” demişti. Diyecek bir şeyimiz yok!
Sizler Harry’nin yara izi hakkında neler düşünüyorsunuz? Şekli farklı bir şey olabilir miydi? Bizlerle paylaşmayı unutmayın!