Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar? filmi için dün gece San Diego Comic-Con‘da bir fragman yayınlandı. Bu fragman bize değerlendirecek birçok nokta ile yeni tanıştığımız birçok sihirli canavarı sundu…
Herkes yerlerini alsın bayanlar baylar zira yeni Fantastik Canavarlar fragmanı bizlerle. Pottermore‘da artık gelenek haline geldiği üzere fragmandan çıkarılabilecekleri sizler için söktük aldık ve burada sunduk.
Daha önce hiç görmediğimiz canavarlar yüzlerini bu fragman ile bizlere gösterirken Newt Scamander‘ın hikâyesine de yavaş yavaş giriş yapıyoruz. Ama öncelikle aramızda yeni fragmanı izlemeyenler varsa hemen aşağıdan ulaşabilirler. Hem de Türkçe altyazılı!
Fragmanın hemen başında, Percival Graves’in bir yıkıntının ardından şok olmuş halini görüyoruz. Bir görgü tanığının ifadesiyle “parlak beyaz gözleri olan bir hayalet gibi” şeklinde tanımlanan gizemli bir yaratık buraya uğramış belli ki.
Ayrıca binadan çıkarılan parça da dikkatimizi çekti. Acaba Newt’un yaratıklarından birisi tersinden mi kalkmış o sabah?
Dobby’yi hala yüreğimizin derinliklerinde yaşatıyoruz, bu yüzden de MACUSA‘da asaları temizleyen bir ev cini görmek tüyleri diken diken etmedi değil. Kreacher’ın uzun süredir ortalarda olmayan bir kardeşi olabilir mi acaba? Yani, benzerlik hiç hayra alamet değil. Şu ekşi surata bir bakın yahu!
Önceki fragmanlardan anladığımız kadarıyla Seraphina hakkaten görkemli bir cadı, fakat burada gördüğümüz kıyafet ile 1920lerin büyücülük modasına da göz atmış oluyoruz ki epey süslüymüşler.
O dönemde saç takı malzemelerinin epey revaçta olduğunu biliyoruz fakat Seraphina bunu bir tık ileriye taşıyıp görebileceğimiz en harika, kulevari saçı bizlere sunmuş. Yani şimdi MACUSA’nın başındaysanız, göz kamaştırmak da sizin bir göreviniz. Seraphina hakkında daha fazlası için buraya tıklayın!
Hogwarts‘ta birçok hareketli tablo mevcuttu ve görünüşe bakılırsa Fantastik Canavarlar ile yeni bir çeşit hareketli sanat eserine merhaba diyeceğiz. Giyinip kuşanmış Tina, bir çeşit kapı olduğu belli olan kızıl saçlı bir kadının posterine yaklaşıyor. Acaba bu kapı nereye açılıyor?
Newt’un baş belası çantası yine sahnede, bu sefer içinden yeni bir canavar zavallı Jacob’un üzerine fırlıyor. Ah be Jacob. Canavar’ı anlık görebiliyoruz sadece ama bu kadarcık şeyden bile koca koca planları olduğu belli.
Tina’nın kardeşi Queenie’ye bayıldığımız aşikar. Çılgın Yılları benimsemiş ve o zamanların flapper modasını adeta cayır cayır yansıtıyor. Jacob’ı yaktığı kesin zaten bir de Tina’ya “Teeny” diye sesleniyor ya biz bittik orda.
Bir sahnede, buzdan kayak alanının altında bir şeyin (ya da birisinin mi acaba) parladığını görüyoruz. Bir fikriniz var mı? Biri Lumos büyüsü mü yapıyor? Yolunu şaşırmış bir Ateş Kadehi olabilir mi? Ya da bir ejderha? Ne dersiniz?
Aralarında Tina’nın da bulunduğu bir grup New Yorklu rengarenk kanatları olan, pırıl pırıl mavi bir böceği görebilmek için gözlerini havaya dikmiş. Görünüşü bunun bir Billywig olabileceğini söylüyor bizlere. Billywig’ler iğneleri birçok iksirde kullanıldığından oldukça faydalı yaratıklar. Acaba bu onları ilk görüşümüz olabilir mi?
Başka bir güzeller güzeli, inci gibi yaratık ben buradayım diyor. Bir bakalım, kuş gibi bir yüz ile yılanvari bir vücut yapısı. Bu tanıma uyan bildiğimiz Occamy isimli bir yaratık mevcut. Acaba yanılıyor muyuz…
Duman altı, yasadışı bir içki dükkanında önlerinde harika bir dişi cincüce olan bir grup görünüyor. Sonra, 1920’lerin mafyalarına benzeyen kılıklı ve bir puro çiğneyen başka bir cincüce çıkıveriyor ortaya. Bu kim ola ki?
Seraphina’nın bu sözlerine bakarak en azından Kuzey Amerika büyücü dünyası ile Büyüdışı toplumunun aralarının gergin olduğunu söyleyebiliriz. Neden hep birlikte geçinip gidemiyoruz ki?
Jon Voight tarafından can verilecek Henry Shaw Sr.’ı ilk gördüğümüz an işte bu an. Muhtemelen canavarsal sebepler yüzünden yarım kalan bu miting de oğluna ait.
Bir kanat çırpmalık zamanda uçan iki canavarı görüyoruz. Bunlardan birisinin Swooping Evil olduğunu biliyoruz ve burada uçma yeteneklerine yeni bir göz atma şansı yakalıyoruz.
Öteki ise görkemli, beyaz, kuyruğu alev alev olan acayip sevdiğimiz uçan bir yaratık. Ne olabilir, bilen var mı? Belki bir Thunderbird?
Gözünüzü dahi kırpsanız kaçırabileceğiniz bir başka canavar ise fragmanın sonlarına doğru bir şeyi taşıyıp koridorda koştururken görünüyor. Beyaz ve tüylü, ayrıca kolları ve bacakları var ve kesinlikle bir maymuna benziyor.
Biz bunun sıradan bir primat olduğunu sanmıyoruz. Hatta maymuna benzeyen, gümüş kürklü Demiguise isimli yaratığa çok benzemiyor mu yahu bu?
Kısacık bir zaman diliminde Tina’nın arkasını döndüğüne ve şehrin elektriklerinin kesilişini izlediğine şahit oluyoruz. Acaba bu da başka bir canavarın işi mi? Ya da birileri enerjiyi mi kesti? Ya da biri Albus Dumbledore’un Püfür’ünü mü yürüttü? Tamam, sonuncuda biraz ileri gitmiş olabiliriz.
Fragmanın o son parıldayan anlarında büyük bir gücün şehrin üzerine adeta düşüşü görülüyor. Herkesin korktuğunu düşünürsek pek de hoş bir şey olmadığı kesin. Yani sanırım Pygmy Puff olamaz.
1920’lerin estetik zevkleri gözlerimize gürül gürül akıyor ve oraya buraya parlak işaretlerin serpiştirildiği eski Times Meydanı’nı bir sahnede görüyoruz. Hogwarts’tan epeyce uzaktayız. Fakat şu garip, karanlık gölgeden korkmak gerekir mi acaba?
Bir de bize sor be Jacob!
Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar? filminin galası 18 Kasım 2016‘da yapılacak. Son fragmanı sizler nasıl buldunuz? Hoşunuza giden kısımları nelerdi ya da burada yazılmayan ama sizlerin söyleyeceği neler var? Yorumlarınızı bizlerle paylaşmayı unutmayın!