Harry Melling, Yeni Tiyatro Oyunu “Hand To God” ve Harry Potter Tecrübesi Hakkında Konuştu

Harry Potter filmlerinde, Petunia ile Vernon’un şımartılmış çocuğu ve Harry’nin kuzeni Dudley Dursley karakterini canlandıran Harry Melling,  yeni oyunu “Hand To God”la 5 Şubat itibariyle The West End’e (Londra’da “Theatreland” bünyesinde bulunan ve ana akım, profesyonel oyunların sahnelendiği büyük tiyatrolara verilen genel ad) geri döndü.

Başarılı oyuncu geçtiğimiz günlerde verdiği bir röportajda yeni rolünün zorlukları – özellikle de nasıl kukla oynatacağını öğrenmek- ve Harry Potter filmlerini geride bırakmak konusunda nasıl hissettiği hakkındaki soruları yanıtladı.

Potter filmlerindeki kariyerini noktaladıktan sonra tiyatroya odaklanan Melling, kendi yazdığı ve içerisinde rol aldığı “Pedding“den sonra bu sefer de “Hand To God”un baş karakteri Jason rolüyle karşımıza çıkıyor. Jason’ı biraz daha yakından tanımamız gerekirse kendisi,

“Kuklasının bariz bir biçimde şeytan tarafından ele geçirilmiş olduğunu ve arkadaşlarını günaha sürüklediğini düşünen utangaç bir ergen.”

Melling projede baş rolü, kendisi gibi daha önce Daniel Radcliffe’le birlikte çalışmış Jemima Rooper ve kukla Tyrone ile paylaşıyor. Verdiği röportajda rolün getirdiği zorluklara değinen Melling şu sözleri sarf ediyor:

“Oyunculuk bakımında şu an yaptığım şey daha önce yaptıklarımın hiçbirine benzemiyor. Dürüst olmam gerekirse başlarda beni oldukça korkutan ve ne yapacağımı bilemediğim türde bir oyunculuk sınamasıydı. Kariyerimde şu zaman kadar karşılaştığım en büyük zorluktu.”

Melling, oyun boyunca Tyrone adındaki bu el kuklasının da sorumluluğunu üstlendiği için kuklacılık üzerinde uzmanlaşmak ve kendisini role hazırlamak konusunda oldukça çaba harcadığını dile getiriyor.

“Provada olmadığım her saniye Tyrone ile takılıyordum. Son aylarda bir nevi benimle yaşadı. Onun gibi düşünmeye başlamak ve kendinle düşüncelerini iki parçaya ayırabilmek inanılmazdı. Esasında elinizle konuşuyorsunuz ve ona can vermeye çalışıyorsunuz, oyunun zorluğu buydu işte.”

Röportajda Harry Potter’ın üzerinde bıraktığı etkiler hakkında konuşmayı da unutmuyor Melling.

“Harry Potter’dan sonra yeniden başlamak gerekiyordu çünkü oldukça kapsamlı bir seriydi, o halde ondan sonra ne yapacaktım? Ne türde bir aktör olmak istiyordum? Seriden seriye geçerek kazanabildiği kadar para kazanmaya çalışanlardan biri mi? İstediğim bu değildi. Oyunculuk yapmak istiyordum ve tiyatroyu her zaman çok sevmiştim.”

Harry Potter Serisi’nden laf açılmışken filmlerde annesi Petunia’yı ve babası Vernon’u canlandıran Fiona Shaw’la Richard Griffits’i de anmadan geçemiyor başarılı oyuncu.

“Richard ve Fiona’yla çalışmak inanılmazdı. Çalışma şekilleri, düşünceleri, ince zekaları ve eğlence anlayışları mutluluk verici bir biçimde birbirine karışarak bana da geçti.”

Son olarak, geçtiğimiz günlerde tamamladığı film, “Lost City of Z”den de bahseden Melling’in yıldızı, aldığı heyecan verici rollerle birlikte günden düne daha da parlayacak gibi görünüyor.

“Film boyunca büyüdüğünü gördüğümüz “National Geographic” tipinde bir genci oynuyorum. Oldukça kendini beğenmiş bir karakter olarak başlıyor ve sonrasında değişiyor. Yönetmen ve diğer oyuncular harikalardı. Siena Miller, Rob Pattison ve Charlie Hunman, hepsi oldukça hoş insanlardı.

Tiyatro sahnesindeki kariyerinde Melling’e başarılar diliyoruz. Röportajın tamamına ise buradan ulaşabilirsiniz.