Yönetmen Chris Columbus’tan Daha Önce Duymadığınız 5 Acayip Set Hikâyesi
|Harry Potter serüveni başlarken, bu harika olayı sinemaya aktaran yönetmen Chris Columbus ile bir podcast gerçekleştirdi. Bu söyleşi sırasında, eski hatıralarından bazılarını bizlerle paylaşmayı ihmal etmiyor. Gelin hep birlikte bu hikâyelere göz atalım!
Entertainment Weekly yazarları Marc Snetiker ve C. Molly Smith, Felsefe Taşı ve Sırlar Odası yönetmeni Chris Columbus ile oturuyor ve ekranda bizlere gösterdiği ve asla göstermediği hikâyeleri için ağzını arıyor. Ayrıca, bu bölümde, Marc ve Molly Felsefe Taşı’nın en büyük on anını tartışıyor. Ayrıca Ron ve Hermione’den tutun Snape ve Fluffy’ye kadar herkesin başlangıç hikâyelerini gözden geçiriyor.
Podcast’in bu bölümünde, Chris Columbus’un paylaştığı (birçoğunun arasından) beş güzel olayı aşağıda bulabilirsiniz:
1. Kenara Atılan Bir Hayalet: Peeves
Peeves, hikâye akışı içerisinde, kitaptan beyaz perdeye uyarlanması en zor olan karakterlerden biriydi. Kendisi bir poltergeistti ve Columbus’un Felsefe Taşı’ndaki favori karakteriydi. Columbus, Peeves hakkında şunları iletti:
Film üç saate yakın olduğu için bazı şeyleri kesmemiz gerekiyordu. Peeves tamamıyla bir CGI karakteriydi ve bu sayede göze çarpacak miktarda paranın cebimizde kalmasını sağlamıştı. Fakat aynı zamanda büyük bir hüzün yaratmıştı.
Hayranlar asla Peeves’i beyaz ekranda göremediler. Fakat Columbus bu baş belası karakterin görünüşünü bizlere anlatıyor – ya da Columbus filmdeki kesintiyi yapmasaydı neye benzeyeceğini. Fakat bu ayrıntılı hikâye podcast’in içerisinde. Asıl nokta ise Columbus’un şu sözleri:
Film görüntüleri hala duruyor. Eğer insanlar gerçekten isterlerse bir gün bu görüntüleri tekrar birleştirme ihtimalimiz var.
(Evet, LÜTFEN!)
2. Emma’nın Sahte Dişleri
Hermione, serinin başındayken, bazı fiziksel değişikliklere maruz kalmıştı. Columbus bunu şu şekilde açıklıyor:
Felsefe Taşı filminin çektiğimiz ilk sahnesi, Harry Hogwarts’a bakarken, Emma, Dan ve Rupert’in trenin dışında beklediği son tren sahnesiydi. Hermione’nin dişleri, kitapta uzun bir şekilde betimleniyordu. Dişlek bir görüntüye sahipti, bu yüzden bu sahnede Emma sahte bir diş takıyordu.
Ne yazık ki, bu da çok uzun süremedi. Columbus bunun nedenlerini podcast’te detaylı bir şekilde açıklıyor.
3. Büyük Salon’daki Mum Bozgunu
Columbus, nesnelerin ‘pratiklik açısından el yapımı olmasını’ hedef alan bir tutum sergiliyordu. Bu yüzden sette elle tutulur, somut nesneler çoğunluktaydı. Bu, prodüksiyonun yerleşmesini sağlarken, Columbus’un film çekimlerindeki ne zor günlerini yaşamasına sebep oldu.
Büyük Salon’u tasarlarken, yüzlerce mum el yapımı iplikçiklerin ucunda sallanıyordu ve bu sırada hepsi birden alevli bir şekilde yanıyordu. Bu alevlerse… mumların yere düşmesine sebep oluyordu, bu yüzden tam da tüm çocukların Büyük Salon’a geldiği sahneyi çekmemizden hemen önce , mumlar sağa sola dökülmeye başladı. Fakat çekim sürmeye devam etti!
4. Hagrid Hakkında Pişmanlıklar
Geriye bakınca, Columbus bu yarı-devin biraz daha, devasa, olabilmesini diliyor. Bu pişmanlığını ise şöyle açıklıyor:
Daima Hagrid’in biraz daha büyük olması gerektiğini düşündüm. İnanın ya da inanmayın, ilk birkaç film boyunca Hagrid’in CGI versiyonu yapmak için kaynağa ya da paraya sahip değildik. Bu yüzden geniş çekimlerde çalışacak bir rugby oyuncusunu devasa bir Hagrid kostümünün içine koyduk. Orada gerçekten çocuklarla yürüyordu, ve perspektif çekimlerini Robbie (Coltran) için ayarladık. Bu sayede Robbie’nin göründüğünden çok daha büyük izlenimini veriyorduk. Fakat daima Hagrid’in olduğundan altmış santim daha uzun ve elli kilo daha ağır olması gerektiğini düşündüm.
5. Dumbledore ile Basketbol
Boş zamanlarında, ekip ve gruplar stres atmak için spor yapıyordu. Columbus’un bu sporlarla ilgili anısı ise şöyle:
Warner Bros. Stüdyolarının benim için beysbol ekipmanları ve bir arka saha göndermelerini sağladım, bu sayede Leavesden dışında bir beysbol alanı inşa etil. Ekip ve gruplar eğer iyi bir günse daima beysbol oynayabilirdi. Eğer kötü bir günse ve dışarıda oynamaya elverişli değilse, bunun için bir basketbol sahasını Leavesden’in içine kurduk. Ortasında devasa bir Hogwarts resmi vardı. Richard Harris’in Dumbledore olarak giyindiğini ve ben basketbol oynarken bana tezahürat ettiğini hatırlıyorum. Bu hayatımın en zevkli anlarından biri olabilir.
Bunu bir Düşünseli içinde görebilmek için neler vermezdik…
Sizler Felsefe Taşı kitabında olup da filmlerde göremediğimiz başka şeyleri hatırlıyor musunuz? Ya da ufak değişikliklerle perdeye aktarılan detayları biliyor musunuz? Bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Ayrıca, olası bir Peeves’in silinmiş sahnelerinin yeniden yayınlanması ihtimali, sizleri de heyecanlandırmadı mı?
bilgiler için teşekkürler ama çeviriler biraz translate işi gibi gözüküyor. cümleler çok devrik Ama yine de bu güzel bilgiler için teşekkürler
Merhaba, yoğunluğum dolayısı ile biraz sıkışık bir yazı yazmak zorunda kalmıştım. Şimdi ise tekrar gözden geçirerek çevirinin kalitesini az da olsa artırdım ve yazım hatalarını düzelttim. Eğer hala bir sorun varsa lütfen yazmaktan çekinmeyin. Teşekkürler!
Ben azkabandan bi sahne hatırlıyorum hayal meyal ilk izlediğimde miniciktim ama yanlış hatırlıyor olabilirim. Dumbledore un azkabanın hücreleri arasında yürüdüğünü görmüştüm. Belki de rüyalarımdan biridir. Bilmiyorum.:)
Ben de oyunum sırasında Dumbledorun bana tezahürat etmesini isterdim doğrusu. ?
Harry ve Draco’nun ilk karşılaşması okul cübbeleri için ölçü verdiği terzimsi bir yerde gerçekleşmişti ve filmde Draco’nun seçmen şapka olayından önce Harry’e yaptığı o arkadaş seçimine dikkat et konuşması kitapta Hogwarts’a giderken trende gerçekleşiyor. Bunlar olduğu gibi filme yansısa sanki daha tatlı olurmuş gibiydi. Çünkü o atlanan kısımlarda da olaylar mevcut ve serinin ilk görselleri…
Harry Potter dünyasına ait herhangi bir şeyin yayınlanması bile beni aşırı derecede heyecanlandırıyor. Bazen keşke sinemalarda her hafta bir filminin tekrardan gösterimi olsa diyorum o bıkmadan izlediğimiz serüveni yeniden beyaz perdede izleme şansı bulabilsek. Kitaplar ve film konusundaysa farklı düşünüyorum bence kitaplar tamamen filme yansitilmamali elbette ki keşke filmde olsaydı diyeceğimiz kilit noktalar olmuyor değil fakat kocaman bir topluluğu kendine aşık etmiş olan bu serinin kitaplarının da özel olarak kalması gerekiyor ki kitabı okumayip yalnizca filmi izlemiş insanlar da kitapları okumak istesin. Aynı şekilde tüm seriyi baştan sona defalarca okuyup defalarca izlemisimdir kindlle ım HP serisi kitaplarıyla dolu hard diskimde tüm filmler ayrı bir yerde HP Serisi ayrı bir yerde durur her iki yapı da benim için kusursuz yıllardır devam eden bir dostluk gibi belki de saplantılı bir ilişki fakat bu konuda yalnız değilim bu muhteşem dünyayı hayatımıza sokan tüm yapıma binlerce kez teşekkürler.
dumledore ile basketbol inşallah o anı çekilmiştir