Beyin Fırtınası: Harry ve Hermione’den İyi Bir Çift Olur muydu?

Pottermore‘dan serideki ikili ilişkiler üzerine çarpıcı bir başka yazıyla karşınızdayız. Seriyi ilk kez okuduğumuz zamanlarda çoğumuz Harry ve Hermione’nin önünde sonunda bir araya geleceğini düşünmüşüzdür… Peki acaba bu durum gerçekleşseydi nasıl olurdu?

Harry Potter kitaplarının henüz yarısı kadarını okumuşken arkadaşlarımızla aramızda içinde boğulduğumuz, süregelen bir tartışma konusu vardı: Ron ve Hermione mi yoksa Harry ve Hermione mi? Öyle ya da böyle, bu üçlünün içinden bir çift çıkacağına adımız gibi emindik.

Serinin sonunda bize bu sorunun cevabı verildi ancak tartışma hala devam ediyor- özellikle de J.K. Rowling bu konuda bazı yorumlar yaptığından beri. 2014’e gidelim, Emma Watson röportajına- Hermione’nin Harry ile birlikte olabileceğini düşündüğünü itiraf etmişti: “Hermione ve Harry bazı yönlerden daha çok uyuşuyorlar.” Ve şu Ron ve Hermione olayı biraz da arzu tatmin etme işiydi:

“Tasarlanmış olan buydu, gerçekten. Hikayenin akışından ziyade benim kendi fikirlerime bağlı sebepler dolayısıyla kurgulanmış olana bağlı olarak Hermione’yi ilk kez Ron’la hayal etmiştim.”

Her neyse, Ölüm Yadigarları kitabının son bölümü olan “19 Yıl Sonra”da, Hermione ve Ron birbirlerine son derece aşık görünüyorlardı- her ne kadar çekişip dursalar dahi, elbette.

Bazılarımız Harry ve Hermione fikrine hiçbir zaman ikna olmadı ancak diğerleri davalarını hala savunuyorlar.

Peki bu çift iyi bir eşleşme olur muydu? Münazara başlasın!

HİPOTEZ: Harry ve Hermione, Ron ve Hermione’ye nazaran çok daha az ve sakin şekilde tartıştılar

Üçlümüzün ilk Hogwarts Ekspresi yolculuğunu hatırlayalım: Hermione ve Ron’un ilk karşılaşması bayağı tesirliydi; Hermione Ron’a sihir yapması konusunda meydan okumuş ve sonra da onu “burnunda kir olduğu” gerekçesiyle uyarmıştı. Harry’ye karşı ise anında daha arkadaş canlısı davranmıştı: Gözlüklerini tamir ederek. Ancak Ron’a eziyet etmeye devam etti, fare bir kez daha ortadan kaybolmadan önce Scabbers üzerinde büyü yapması konusunda onu dürtükleyip durdu.

Kitaplar boyunca Harry ve Hermione arasındaki karşılıklı saygı duygusu onların çok daha sakin bir arkadaşlıkları olmasını sağladı. Üçbüyücü Turnuvası’nın ilk başlarında Harry ve Ron arasındaki kırgınlık sırasında Hermione Harry’ye karşı daha makuldü ve bu da bize bu çiftin genel anlamda bir ilişki yürütebileceğini göstermişti. Bir Quidditch şampiyonu ve döneminin en zeki cadısı- bayağı güçlü bir çift olurdu bu ikili.

SAVUNMA: İyi ama Ron ve Hermione’nin bu kadar tartışmasının sebebi aralarındaki romantik çekimdi

Hepimizin bildiği gibi, birine karşı can sıkıcı davranmak ondan hoşlandığını gizlemenin en iyi yoludur.

İkisinin çocuksu davranışları kitaplar süresince devam etti ve Harry de müdahale edebileceği her seferinde Ron ve Hermione arasındaki küskünlüğü bitirmeye çalıştı. Bahsettiğimiz gibi Harry Hermione’ye içten şekilde hayranlık duyuyordu ancak hiçbir zaman onu Ron’un kıskandığı şekilde kıskanmadı. Özellikle de o müthiş Bay Krum olaya dahil olduğunda bile. Hermione’nin kiminle çıktığı Harry’yi asla ilgilendirmedi- Cho Chang’in Noel Balosu’na Cedric’le gideceğini öğrendiği zamanki can yakan kıskançlığının aksine.

HİPOTEZ: Diğer karakterler Hermione ve Harry’nin bir çift olduğunu düşünüyordu

“Küstahlığına!” diye tekrar etti Riddle-Hermione, gerçek Hermione’den daha güzel ama daha korkunçtu: gevrek gevrek gülerek Ron’un önünde sallanıyordu. Ron ise dehşete düşmüş ama olduğu yere mıhlanmış halde bakıyor, kılıç yanından anlamsızca sarkıyordu. “Sana kim bakabilirdi ki, sana kim bakardı ki, Harry Potter’dan başka? Seçilmiş Kişi’yle karşılaştırınca ne yaptın ki ömründe? Sağ Kalan Çocuk’la karşılaştırınca nesin ki sen?”

– Harry Potter ve Ölüm Yadigarları

Çoğu insan- Ron’un kendisi de dahil- Harry ve Hermione arasında bir şeyler olduğunu düşünmüş görünüyordu. Ah, klasik öğrenci mantığı- eğer iki kişi birlikte çok fazla vakit geçiriyorsa mutlaka aralarında bir şeyler vardır.

Rita Skeeter bile onları haklarında Gelecek Postası’nda dedikodular çevirecek kadar ikna edici bir çift olarak görmüştü- ki bu da Ron’u bayağı üzdü. Elbette Ölüm Yadigarları’nda keşfettiğimiz üzere Ron’un Harry ve Hermione birlikteliğine dair ileri derecede takıntısı vardı ve diğer ikisi bunu Ron Slytherin’in madalyon hortkuluğundan fena halde kötü etkilendiği zamanlarda fark etmişlerdi.

Harry’nin ilk kız arkadaşı Cho Chang de bu konuda inanılmaz şüpheliydi ve Harry de Cho ile buluştuğu aynı gün Hermione’yle de buluşma planı olduğunu ona söyleyerek bu konuda ona hiç de yardımcı olmamıştı. Hermione’nin kendisi dahi onu bu düşüncesizliğinin farkına vardırmak zorunda kalmıştı…

“Ah, Harry,” dedi üzgün üzgün. “Kusura bakma ama, biraz patavatsızca davranmışsın.

“Ben, patavatsız,ha?” dedi Harry, öfkeyle. “Bir bakıyorum gayet iyi gidiyor, sonra da bir bakıyorum bana Roger Davies’in ona çıkma teklifi ettiğini, eskiden o aptal çayhanede Cedric’le öpüşüp koklaştığını anlatıyor- peki ben nasıl hissetseydim kendimi?”

“Şimdi bak,” dedi Hermione, fazlaca duygusal bir bebeğe bir artı birin iki ettiğini anlatan birinin sabırlı edasıyla, “randevunuzun ortasında ona benimle buluşmak istediğini söylememeliydin.”

– Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

SAVUNMA: Bu “çift” söylentileri hiçbir zaman Harry ve Hermione’nin canını sıkmış görünmedi

Rita Skeeter Ateş Kadehi’nde onların “genç romantizmleri” hakkında yazdığında Harry neredeyse kılını dahi kıpırdatmamıştı. Hermione’nin bu durumla nasıl başa çıktığına hayran oldu ve bundan ötesini de umursamadı. Ron’un onunla konuşmama ihtimali Harry’yi tüm bunlardan daha çok endişelendirmişti ve Hermione’yle olan arkadaşlığının Ron’la olduğu kadar eğlenceli olmadığını düşünüyordu. Aralarında herhangi bir şey olsaydı Harry bu yazıdan haberdar olunca birazcık utanırdı ve Hermione de bunu eski moda bir söylentiden daha fazlası olarak görürdü.

Ateş Kadehi’nde Harry öyle ya da böyle gayet meşguldü, yalnızca Üçbüyücü Turnuvası yüzünden değil, Cho Chang’e karşı içinde filizlenen duygularla da. Bu kısa zamanlı romantizm Zümrüdüanka Yoldaşlığı boyunca da devam etti- hani şu Hermione ve Ron’un okul yılı başlamadan önce, Harry ortalarda yokken Grimmauld Meydanı’nda birlikte oldukça fazla vakit geçirdiklerini bildiğimiz zamanlar boyunca.

HİPOTEZ: Harry Hermione’ye karşı her zaman duygusal olarak daha açık davrandı

Her ilişki birbirinden farklıdır. Bazı çiftler birbirlerinden hoşlandıklarını en yakın arkadaş olarak geçirdikleri yıllardan sonra fark eder, aralarında arkadaşlık uyumundan öte bir şey olduğunu keşfederler. Asla bilemeyiz, bu arkadaşlar Harry ve Hermione de olabilirdi: Harry Hermione’nin karşısında daima inanılmaz derecede rahat ve huzurluydu.

İkilinin Harry’nin ebeveynlerinin Godric’s Hollow’daki mezarlarını ziyaret ettikleri o üzücü anıya dönelim. Harry, Hermione onun elini sıkı sıkı tutarken kendini koyvererek mezar başında ağlamıştı. Aşırı duygusal bir sahneydi bu ve Harry’nin bir başkasına karşı duvarlarını böylesine yıktığını görmemiştik hiç.

“Hermione yeniden elini yakalamıştı, sıkı sıkı tutuyordu. Harry ona bakamadı ama o da Hermione’nin elini sıktı, şimdi gece havasını kısa ve derin soluklarla içine çekiyor, kendini toparlamaya, yeniden kontrolünü ele almaya çalışıyordu. Onlara vermek için bir şey getirmeliydi, fakat düşünememişti bunu, mezarlıktaki her bitki yapraksızdı, donmuştu. Ama Hermione asasını kaldırdı, havada onunla bir çember çizdi ve önlerinde bir çelenk dolusu Noel gülü çiçek açtı. Harry çelengi tuttu ve annesiyle babasının mezarına koydu.

– Harry Potter ve Ölüm Yadigarları

SAVUNMA: Ama Harry’nin Ginny’ye beslediği yoğun duygular göz ardı edilemez

Melez Prens’te Harry kendini birdenbire Ginny’nin ilişkilerini kıskanırken buldu ve kendini ona karşı bu hissettiğinin tamamen ağabeylik duygusu ve korumacılık hissinden ileri geldiğine ikna etmeye çalıştı. Aynen Harry, aynen.

Hermione Krum’la yaşadığı geçici romantizmin keyfini sürerken Harry bunu umursuyormuş gibi görünmüyordu. Eğer ondan gerçekten hoşlamıyor olsaydı eminiz ki Ginny’nin Dean’le olan ilişkisine verdiği tepkinin bir benzerini burada da görürdük- ki o tepki de kitapta “göğsündeki bir yaratık” olarak tanımlanıyordu. O yaratık ancak Harry ve Ginny en sonunda bir araya geldiklerinde uysallaştı.

HİPOTEZ: İyi ama, peki Harry ve Hermione’nin Ölüm Yadigarları’nın ilk kısmında ettikleri dans ne olacak?

İki bölümlük Ölüm Yadigarları filminin ilk kısmında, Hortkuluk avındalarken Harry ve Hermione’nin Nick Cave’in “O Children” şarkısı eşliğinde dans ettikleri dokunaklı bir sahneye tanık olmuştuk. Biraz stres atmak isteyen iki arkadaşın paylaştıkları rahatlatıcı bir an mıydı bu? Yoksa daha romantik bir şey miydi? İkilimiz o çadırın içinde birlikte oldukça fazla zaman geçirdiler.

J.K. Rowling’ten de nakledildiği gibi:

“Yadigarları yazarken Hermione ile Harry’nin çadırda birlikte zaman geçirdikleri bölüme geldiğimde bunu (aralarındaki çekimi) fazlasıyla hissettim! (Film çekimleri başladığında) Bunu Kloves’a (senarist Steve Kloves) söylemedim ama o da aynı şeyi benim gibi tam da aynı noktada hissetmişti.”

Hayranlar ikiye bölünmüş durumda ve görünüşe göre, yazar da öyle.

Sonuç Olarak…

Uzun lafın kısası, anlaşılıyor ki eğer Harry herhangi birine karşı herhangi bir şey hissettiyse bunun kitaplarda bahsi mutlaka geçmiş. Onun düşünceleri ve hislerine tanık olan üçüncü bir kişinin açısından bakıldığında iç dünyası hakkında dürüst izlenimlere sahip olmamız mümkün. Harry’nin romantik anlamda ilgi gösterdiği yalnızca iki kişi oldu: Cho Chang ve Ginny Weasley. Bu arada Ron düşünmek için durmaktan Hermione’nin onun yanağına kondurduğu öpücüğe tepki bile veremedi.

Ama belki, yalnızca belki, Harry ve Hermione arasında sayfalarda yazılanların ötesinde bir şeyler olmuştur. Kim bilir?

Tartışmaya devam!