Draco Malfoy’un Şeytani Bir Kötü Olmadığının 5 Esaslı Kanıtı

DracoMalfoy_WB_F6_DracoMalfoyAttemptingToAttackDumbledore_Still_080615_Land

Draco Malfoy’u kibirli, ön yargılı, diğer öğrencilere ve özellikle de Hermione’ye karşı oldukça kaba biri olarak tanıdık ancak işin aslı bu kadar da kötü değil. Burada, şüphesiz çekilmez biri olan ancak kesinlikle kötücül olmayan Draco’nun karakterine yakından bir bakış atacağız.

1. Aile Etkisi

Draco’nun ailesi ve bilhassa da babası tarafından yoğurulup şekillendirildiği aşikar. Hatta  kurduğu cümlelerin büyük kısmı meşhur “Babam…” sözüyle başlıyor.

Maalesef Lucius Malfoy’un dünya çapında pek de hoş olmayan ve kaçınılmaz şekilde oğlunu da etkileyen bir şöhreti var.  Lucius’un melezlerin ve Muggle-doğumlu büyücülerin safkanlardan aşağı bir konumda olduğuna dair bir inancı var, oğluna da işlemekten hiç çekinmediği bir inanç.

Lucius’un Draco’nun gözünde nasıl da yenilmez bir insan olduğunu düşünün: Sihir Bakanı’nın bizzat kendisiyle güçlü bağlantıları olan, zengin ve nüfuzlu bir adam. Eğer o ‘Bulanıkların’ değersiz olduğunu söylüyorsa, şüphesiz ki bu doğrudur.

Lucius Draco’ya berbat davranabiliyor. Ölüm Yadigarları’ndaki Malfoy Malikanesi bölümünden anladığımız üzere Lucius’un oğluna çok fazla baskı uyguladığı için kendini zaman zaman suçlu hissettiğini söyleyebiliriz. Onun için büyük bir utanç bu zira Draco’nun yegane istediğinin babasının onunla gurur duymasını sağlamak olduğunu içten içe sezinliyoruz.

DracoMalfoy_WB_F7_LuciusMalfoyHoldingDracosNeckMalfoyManor_Still_080615_Land

2. Harry ile Olan Düşmanlığı

Draco’nun bir noktada Harry ile gerçekten de arkadaş olmak istediğini unutmak oldukça kolay.  Draco’nun ailesi Harry’nin yıllar evvel Öldüren Lanet’ten kurtulmasının sebebinin onun da bir karanlık büyücü olup olmamasından kaynaklandığını merak ediyordu.

Harry, Draco’nun hafif agresifçe olan arkadaşlık teklifini, onun arkadaş olarak asla seçmeyeceği fakir ama mutlu Ron Weasley ve Muggle-doğumlu Hermione Granger’ı tercih ederek reddetmişti.

Düşmanlıkları ta o zamandan başlamıştı ancak Draco’nun ailesi tarafından cesaretlendirilmesiyle işler daha da kötüye gitti. Harry, Gryffindor Quidditch takımına son yüzyılın en genç Arayıcı’sı olarak seçildiğinde, Lucius tüm Slytherin takımına Draco’nun da Arayıcı olması karşılığında yeni son model süpürgeler almıştı. Bu, Lucius’un Harry her ne yapıyorsa, Draco’nun daha iyisini yapabileceğini umduğunu gösteriyor.

DracoMalfoy_WB_F8_DracoGoyleZabini_V1_Still_080615_Land

3. Draco’nun Gerçek Karakteri

Draco’nun gerçek karakterini anlamaya, ona Dumbledore’u öldürme görevi verildiği zaman başlıyoruz. Kendini her zaman saçma sapan bir şekilde kabadayı göstermeye çalışan yeniyetme çözülmeye başlıyor ve görevini tamamlamayı asla başaramıyor.

Yine de bu görev Draco’ya ‘büyük bir onur’ olarak lanse edilmiş olabilir ancak yakından bakıldığında bunun görevden ziyade babası Lucius’un hatalarının bir cezası olduğu görülüyor, annesi Narcissa bile bunu görebiliyordu. Karanlık Lord’a kolay kolay hayır diyemiyordu ve ona göre bu görev, babasının gözüne girmesi için bir şans olabilirdi. Ancak soğukkanlı duruşuna rağmen Draco korkuyordu.

Normalden daha solgun ve daha sağlıksız görünmeye başlamıştı. Tüm bunların üstünde çok fazla yük oluşturduğu esnada tuvalette ağlarken duymuştu onu Harry. Bu noktada ona yardım edemezsiniz ancak biraz da olsa acıyabilirsiniz – beline kadar çamura batmış durumda ve yapabileceği hiçbir şey yok. Ve cinayet işleme kısmına gelince, bunu yapamadı. Bu bize Draco’yla ilgili çok şey anlatıyor.

DracoMalfoy_WB_F7_DracoAndNarcissaFacingEachOther_Still_080615_Land

4. Harry’yi Kurtarmayı Seçiyor

Harry, Ron ve Hermione, Kapkaçırcılar tarafından yakalanıp Malfoy Malikanesi’ne götürüldüğünde, Malfoylar son derece heyecanlanmışlardı.Voldemort’u etkileme şansları ayaklarına gelmişti.

Ancak Hermione’nin Sokma Büyüsü sağolsun, Harry’nin yüzü tanınmaz haldeydi ve onun kim olduğunun anlaşılması için Draco çağrılmıştı. Bu, Draco’nun yıllar boyu didiştiği kişiden sonsuza dek intikam alması için altın değerinde bir fırsattı ancak bunun yerine o, tereddüt etti. Bu Draco’yu düşmanlıklarını bitirmeye değil, kendi ölümüne yaklaştırmıştı.

Yanılıyor olmaktan da korkmuş olabilir elbette ancak aynı zamanda daha sonra olacakların bir parçası olmak istememiş gibi de duruyor – Harry’ye doğru düzgün bakamamıştı bile. Yıllar boyu süren düşmanlıklarını göz önüne alınca, Draco ve onun davranışları için oldukça büyük bir olaydı bu. Kim derdi ki Draco Malfoy, Harry Potter’ı Voldemort’tan koruyacak?

DracoMalfoy_WB_F6_EmotionalDracoLookingInMirror_Still_080615_Land

5. Draco Esasen Berbat Bir Kişiliğe Sahip İyi Biri

Şimdi dürüst olalım, Draco tanıdığımız en hoş insan değil. Dar görüşlü ve birazcık da salak, zaman zaman kindar ve liste böyle uzar gider. Ancak olay Draco’ya geldiğinde, Harry’nin de ondan pek bir aşağı kalır yanı yok.

Birbirlerinin içindeki en kötü tarafı ortaya çıkardılar. Fakat Draco asla tam olarak Ölüm Yiyenler’e katılmadı. Babasının onu yıllar boyu şekillendirme çabalarına rağmen Draco’nun içinde bu hayatı istemediğine dair bir şeyler vardı. Okulda geçirdikleri süre boyunca Harry’ye çok kötü şeyler yaptı ve Hermione’ye karşı olan tutumu düpedüz şok ediciydi.  Kefareti için çıktığı yol oldukça dolambaçlı ve zorlu, aynı Bina Öğretmeni gibi, Draco hatalarından ders çıkarmayı öğrenecek.

Draco Malfoy hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın!

Forumdan Cevaplar!

23 Yorum

Bir Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir