Ruh Emici Öpücüğü Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey
|“Kapıda, Lupin’ in elindeki titreşen alevlerle aydınlanmış olarak, boyu tavana kadar varan pelerinli bir şekil duruyordu. Yüzü kukuletasının altına tamamen gizlenmişti. Harry’nin gözleri aşağı doğru kaydı ve gördüğü şey midesinin kasılmasına yol açtı. Pelerinden dışarı bir el çıkıyordu. Bu, ıslak ıslak parıldayan, grimsi, yapış yapış görünen, lekeli bir eldi. Suda çürümüş ölü bir şey gibi…
Ne var ki, görünmesi bir saniye bile sürmedi. Pelerinin altındaki yaratık Harry’nin bakışını hissetmiş gibi, el hemen siyah kumaşın katları arasına çekildi.
Sonra da kukuletanın altındaki şey, her neyse, uzun uzun, ağır ağır, hırıltıyla nefes aldı. Sanki çevresinden havadan da fazla bir şey emmek istiyor gibiydi.
Üzerlerine yoğun bir soğuk çöktü. Harry göğsünde soluğunun sıkışıp kaldığını hissetti. Soğuk, derisinden de daha derinlere indi. Göğsünün içindeydi, kalbinin içinde…”
– Harry Potter ve Azkaban Tutsağı
Konumuz için yeterince uygun bir giriş oldu gibi. Gelin Pottermore ile biraz daha derinlere inelim.
Harry Potter hikayelerinde korkutucu çok fazla şey vardı ancak Lord Voldemort etrafta olmadığı zamanlarda Harry’nin korktuğu diğer ölümcül bir tehdit ise…
Ruh Emicilerin öpücüğü en çok ürktüğünüz korku filmlerinden çıkmış gibi: özellikle ölümcül Ruh Emiciler kurbanının ruhunu ondan aldığı zaman. Fakat bu trajik cezayı ne kadar tanıyoruz?
Ne Kadar Kötü?
En kötü öpücüğü hayal edin ve onun milyonlarca katını düşünün. En korkutucu büyülü yaratıklardan biri olan Ruh Emicilerin görüntüsünü bir an için gözlerinizin önüne getirin. İnce ve uzun hali, siyah bir başlık, çürümüş eller ve olmayan gözler. Size doğru yaklaştığını, sizi çevreleyen havanın dondurucu seviyelere düştüğünü, hayattaki en büyük korkularınızı ve travmalarınızı size yaşattığını bir an için hayal edin. Sonra, çenesini ağzınıza doğru açtığını ve ruhunuzu emdiğini düşünün. Korkunç, değil mi?
Etkileri Nelerdir?
Ruh Emicilerin öpücüğünü ilk kez Azkaban Tutsağı sırasında duyan Harry, ölümün bir lanetin etkisi olduğunu düşünmüştü. Ancak durum bundan daha kötü. Profesör Lupin, Harry’ye bir ruhu olmadan da var olabilmenin mümkün olduğunu fakat bu durumun hiçbir his olmadan sadece var olmak olacağını söylemişti. Tıpkı boş bir kap gibi.
Ruh Emicilerin Öpücüğüne Kimler Maruz Kaldı?
Barty Crouch Jr.
Profesör McGonagall olanları tarif edecek kelimeler bulmaya çalışırken, Harry’nin içini buz gibi bir ürperti kapladı. Cümlenin sonunu duymasına gerek yoktu. Ruh Emici’nin ne yaptığını anlamıştı. Ruh Emici, Barty Crouch’a ölüm öpücüğünü uygulamıştı. Ruhunu ağzından emip almıştı. Şimdi Barty Crouch ölüden de beterdi. Harry Potter ve Ateş Kadehi
Deli-Göz Moody kılığında yaptıklarını itiraf ettikten kısa bir süre sonra, Barty Crouch Jr.’ın ruhu ondan alındı. Bu emir Lord Voldemort’un geri dönüşünde Barty’nin itiraflarının saçmalık olduğunu düşünen ve durumu kabullenmek istemeyen Sihir Bakanı Cornelius Fudge tarafından verilmişti.
Öpücüğe Ramak Kala
Ruh Emici varlığının yanında, korkunç öpücükleri verebilecekleri tek hediye. Kıvrak zekaları ve sihir kabiliyetleri ile yedi kitap boyunca ölümden beter bu cezadan kaçınmayı başaran karakterler de var.
Harry Potter
Karşılarına çıkan kişinin tüm mutluluğunu ve neşesini emen, acı ve sefalet ile beslenen Ruh Emicilerden Harry’de muzdarip. Özellikle Harry’nin saldırılara son derece açık olduğu söylenebilir zira kendisi yalnız ve mutsuz bir çocukluk geçirirken, çevresi trajik anılar ile doluydu.
Fakat durumu kontrol altına almaya çalışan Harry, Profesör Lupin’den Patronus büyüsü için yardım aldı ve en mutlu anlarını yardımına çağırarak Ruh Emicilerden kurtuldu. Ron ve Hermione ile olan arkadaşlığı bir çok bakımdan onun kurtarıcısı oldu. Bu çok zor büyüyü öğrenmek ile Harry, en yakınındakileri ve çok sevdiklerini de koruyabilmek için bir seçeneğe sahip olmuştu.
Sirius Black
Harry’nin vaftiz babası Sirius Black , neredeyse yirmi yıl kadar işlemediği bir suç yüzünden Azkaban’da hücresinde tecrit edilmişti. Masumiyetine odaklanarak hayatta kalmayı ve merhametsiz Ruh Emiciler’den kurtulmayı başardı. Daha sonra biraz da vaftiz oğlunun yardımı ile ölümcül öpücük onu teğet geçti.
Dudley Dursley
Dudley’nin , Harry’nin en yakınlarından biri olduğu söylenemez ancak Little Whinging’de Ruh Emiciler saldırdığı zaman yanında Harry’den başka kimse yoktu ve Harry tüm kuralları çiğneyerek, kuzenin ruhunu Patronus’u ile kurtardı. Dudley’nin Harry’ye yıllardır yaptıklarını düşününce, bir ruhu olduğuna inanmak zor ancak bu korkunç tecrübe ikisinin ilişkisini etkilerken büyük de bir iz bırakmıştı.
Mary Cattermole
Muggle Doğumlular Kayıt Komisyonu’ndaki duruşması sırasında, Mary Cattermole kendisini hem Ruh Emicilerin hem de diğer bir kötülük Dolores Umbridge’in karşısında bulmuştu. Kılık değiştirmiş Harry, Umbridge’in yalanlarına daha fazla katlanamaz hale geldiğinde hareket geçmiş, Umbridge’i sersemletmiş daha sonra Patronus’u ile öpücüklerini engellemişti. Son derece şanslı olan Bayan Cattermore’u kurtaran Harry, ondan mümkün oldukça uzağa gitmesini istemişti.
Hermione Granger
Kendi jenerasyonunun en parlak ve en yeteneklilerinden biri olan Hermione Granger, Patronus’u biraz zorlayıcı buluyordu. Fakat Hermione Granger olmak, ihtiyaç durumunda Su Samuru Patronus’unu anında çağırabilmeyi gerektirir. Diğer durumlarda da, Harry Gümüş Geyik’i ile onun yanındaydı.
Ron Weasley
Hermione gibi Ron da doğrudan doğruya bir Ruh Emici tehdidi altında olmadı ancak çok yaklaştığı durumlar vardı. En kötü an ise, Hogwarts savaşı sırasında, sevgili ağabeyi Fred’in öldüğü zamandı. Açgözlülükle kendisine kurban arayan Ruh Emici için Ron, Hermione ve Harry açık hedefti. Dumbledore’un Ordusu sağ olsun; üçlümüz Luna, Ernie ve Seamus’un asaları tarafından kurtarılmıştı.
Ürkütücü değil mi? Böyle bir şey etrafınızda olsun istemezsiniz, eh en azından Patronusunuza güvenmiyorsanız. Siz Ruh Emiciler hakkında ne düşünüyorsunuz? Paylaşmayı unutmayın.
Forum üzerinden yorum yapıp sohbete katılmak için tıkla!